Arka bahçede ki kamelya dan ay daha parlak görünüyor sanki bu gece
Mavi beyaz yaseminlerin sarıp sarmaladığı kamelya,
Asmalar da iyice sarılmışlar birbirlerine,
Aslanağazları, her akşam kadehlere akıttığı renkteler yine,
Tam karşısında bir meyhane, rum meyhanesi,
Yorgo bağırıyor her zamanki gibi ‘’Kalimara bre more’’…
Göz göze geliyoruz, kafasını yana eğip tebessüm ediyor ‘’yine mi more?’’
Sokak bir hayli kalabalık, akşam vakti,
Yaseminlerin kokusu gelmeye başlıyor, hafif hafif esen meltemle,
Kokun geliyor aklıma,
Boynuma bulanmış, boğazıma saplanmış kokun,
Sanırım canım çekiyor,
Soluk gibi, nefes gibi,
Hem nefesine doyar gibi, hem de nefessiz kalmak ister gibi,
Kokun geliyor aklıma,
Taşa toprağa bulanmış kokun, iliklerimde sakladığım kokun
Sanırım canım çekiyor,
Ekmek gibi, su gibi,
Hem kana kana, hem de yudum yudum içmek ister gibi,
Kokun geliyor aklıma,
Denizlere dağılmış, yosun sarmış yüreğime demir almış kokun,
Sanırım canım çekiyor,
Yaşam gibi, ölüm gibi
Bir avuç ab-ı hayat gibi, bir avuç toprak gibi…
Kokun geliyor aklıma
Ve….
Kokunu seviyorum şimdi, yaseminler ellerimde…
A.Tamakan
Yine döktürmüşsün👍👏
Teşekkür ederim😊
ah o kokular… unutulmazlar ve hep acıtırlar…
🙂